h. nazan ışık—
14 Mart 2013 —
18 inci Rendez-Vous with French Cinema bu sene, belgesel, kurmaca, animasyon, 3-D müzikal animasyon, drama, komedi, heyecan, aşk, sonu kesinlikle tahmin edilebilir film, ve sonu suprizle biten film gibi 20 den fazla filmle geniş bir alanı kapsadı. Film Society of Lincoln Center ve Unifrance Films tarafından sunulan seri, Lincoln Center’in yanı sıra IFC Center, Paris Theater ve BAMcinématek’te gösterildi.
Festival bitti ama, birkaç filmden bahsetmek isterim.
Journal de France
foto: the Film Society of Lincoln Center
Raymond Depardon, Journal de France belgeselinde.
Raymond Depardon ve Claudine Nougaret tarafından ortak yönetilen Journal de France ünlü Fransız fotoğrafcı, meşhur belgesel film yapımcı Raymond Depardon’un kendi hayatı, çalışmaları hakkında bir belgesel. 1942 yılında doğan Depardon, fotoğrafa 12 yaşında iken çiftliklerinin ve köpeğinin resimlerini çekerek başlamış. 1958’de Paris’e taşınarak 1960’da Dalmas Ajansına girmiş, oradayken Marlon Brando dahil gece klübünden çıkan ünlülerin resimlerini, daha sonra 1964 Tokyo Olimpiyat Oyunlarinı, Cezayir savaşını fotoğraflamış. 1967’de birkaç fotoğrafcıyla beraber Gamma Ajansını kurmuş. Fotoğrafcı / film yapımcısı olarak çeşitli olayları belgelemiş. 1979’da Magnum’a katılan Depardon, Afganistan’da, Lübnan’da iç savaşı resimlemiş. Ve Venedik’te bir psikolojik hastanede belgesel film yapmış. Bu örnekler Depardon’un calışmalarına sadece birkaç örnek.
Filmde yönetmen / fotoğrafcının siyah ve beyaz resim, renkli resim ve film çalışmalarını büyük perdede görmek ilginçti. Bunun yanışıra hem fotoğraf hem de film alanında çeşitli ödüller alan Depardon’u büyük format fotoğraf makinası arabasının arkasında resmini çekeceği yer araması, ve özellikle resmi çekerken herşeyi adım adım açıklaması sanki seyirciye özel ders veriyormuş gibiydi.
Renoir
Foto: Film Society of Lincoln Center
Michel Bouquet (Pierre-Auguste Renoir rolünde), Vincent Rottiers (Jean Renoir rolünde) Renoir filminde.
Yönetmen Gilles Bourdos, Renoir filmiyle hem ünlü ressam Pierre-Auguste Renoir’ın son yıllarını hem de oğlu, tanınmış film yapımcısı, Jean Renoir’ın daha film yönetmeni olmadan önceki dönemini anlatır. Film 1915’de Fransa’da geçer. Romatizma ağrılarıyla yaşayan ünlü ressam Renoir (Michel Bouquet) günlerini kendisine yollanan, film artisti olmayı rüyalayan, genç bir modelin resimlerini yapmakla geçirmektedir. Bir gün oğlu Jean, yaralı olarak savaştan eve döner. Babasının ilham kaynağı olan modelle tanışır….Harika manzara, nefes kesen tablolar ve iki Renoir’ın hayatını ve ilişkilerini izlemek güzeldi.
The Suicide Shop/Le magasin des suicides
Film Society of Lincoln Center
Patrice Leconte’un filmi The Suicide Shop’ın posteri
Serideki en eğlendirici bir film Patrice Leconte’un 3-D müzikal animasyon filmi The Suicide Shop’dı. Şehirde hayat çok zorlaşmış, ekonomi fena ve insanlar artık hayattan zevk almayı neredeyse unutmuş. Çoğu insanlar bu yaşama son vermeyi amaçlayarak, kimisi kendini arabanın altına atmayı, kimisi binanın tepesinden atlamayı deniyor. Yalnız bir sorun var: herkesin görebileceği yerde intihar etmek yasak, eğer polis yakalarsa ceza verir. Intihar eden ölse bile akrabalarını bulup onlara ödetir. Bu şartlardan tek mutlu aile “ intihar dükkanı” adlı dükkanın sahibi Tuvache ailesidir. Her zevke, ihtiyaca, keseye, bütçeye cevap verecek zehir, ip, halat, silah, bıçak gibi herşey vardır dükkanlarında, “eğer ölmezsen parayı geri vermek” gibi sonuç garantisi de sunarlar. Baba malı sergiler, anne kasada çalışır, iki çocukları da müşteriyi teşvik eder ve sonucun başarısını garantilerler. Bu aile işidir ve böylece devam edecektir. Fakat ailenin yeni bir çocukları olur: devamlı gülümseyen bebek, büyüdükce iyimser, insanları mutlu etmeyi isteyen, çok mutlu bir çocuk olur. Bu, ailenin düzenini, işini, alışkanlıklarını, inançlarını nasıl etkileyecektir, ya da etkileyecek midir?
Serideki bazı filmlerin şimdiden dağıtımcıları var: Gilles Legrand’ın You Will be My Son / Tu Seras Mon Fils, Gilles Bourdos’un Renoir, Héléna Klotz’un The Atomic Age / L’Âge Atomique, François Ozon’un In the House / Dans La Maison, Claude Miller’in Thérèse Desqueyroux, Alice Winocour’un Augustine, Catherine Corsini’nin Three Words / Trois Mondes bunlara örnek. Eğer festivale gelme imkanınız olmadıysa bunları yakında sinema salonlarında yakalamak mümkün olacak.
© h. nazan ışık
http://www.turkishny.com/h-nazan-ik/24-h-nazan-ik/116864-rendez-vous-with-french-cinema-2013#.UgVnOFPlWT0
© nkendiken