h. nazan ışık—

26 September 2014—

New York ünlü bir film festivaline ev oluyor gene: 52inci yılını kutlayan New York Film Festival (NYFF) 26 Eylül, Cuma günü David Fincher’in filmi GONE GIRL ile açıldı.

© h. nazan ışık

NYFF 2014’ün açılış gününde “NYFF 52” yazısı Alice Tully Hall’un camlarını süslerken, bir gün için tiyatronun önündeki bütün panolarda GONE GIRL’un afisi vardı.

Sadece açılış gecesinde sunulan film (18:00, 18:15, 18:30, 18:45, 21:15, 21:30, 21:45 ve 23:59 seansları ile) bir gecede 8 kere gösterildi. Film 3 Ekim’de tiyatrolarda vizyona girecek.

NYFF programında festivali açacak en iyi film bu muydu?

Cevap: Hem evet, hem hayır.

Evet. Çünkü yönetmen David Fincher gerilim filmlerinin ustası olarak bilinen biri.  SeVen, The Game, Zodiac, The Social Network filmleri sadece birkaç örnek.

Evet. Çünkü baş rolü oynayan erkek oyuncu Ben Afflect’in tanıtıma pek ihtiyacı yok. Good Will Hunting filmi ile en iyi senaryo dalında hem Oscar hemde Golden Globe ödüllerini Matt Demon ile paylaşmıştı. Argo filmiyle de En Iyi Fim dalında Oscar ve Golden Globe ödülünü Grand Heslow ve George Clooney ile paylaşmıştı. Diğer oyuncular da, Neil Patrick Harris,Tyler Perry, gayet iyi tanınan oyuncular.

Evet. Çünkü, Gone Girl Gillian Flynn’nin aynı isimli kitabına dayanıyor ve kitap New York Times’in ‘en iyi satılan listesi’ndeydi.

Sanırım aynı gecede 8 kere gösterilen filmin biletlerini satmak için bunlar yeterli neden. Ama bunlar filmi festivalin en iyi filmi yapmaya yeter mi? Herşey hep ‘evet’ değil. ‘Hayır’ kısmıda var. Oraya sonra geliriz.

GONE GIRL ekonominin yavaşladığı bir zamanda beş senelik evli genç bir karı-kocanın iyi yada kötü, sevecen yada nefret dolu, dürüst yada hilekar, sıkıcı yada akıcı beraberliklerinin hikayesidir. Nick Dunne (Ben Affleck) işini kaybetmiş yazar. Karısı Amy (Rosamund Pike)’de kendisinden farklı değil, bir kadın mecmuasına yazan Amy’de kaybetmiş işini. Amy kendi yazdığı yazılarla değil, ama anne ve babasının Amy küçükken yarattıkları ve yazdıkları “Amazing Amy” karakteri ile meşhur birisi. Nick ve Amy hem parasal sorunlardan ötürü hem de kanser hastası olan Ben’in annesinin yanında olmak için New York’tan ayrılıp North Carthage, Missori’ye taşınırlar. Nick orada kız kardeşi Margo (Carrie Coon) ile beraber açtıkları “Bar” isimli bir barın sahibi.

Film sarışın bir kadının saçını okşayan bir erkek elinin yakın çekimi ile açılır. “Ne düşünüyorsun?”, “Ne yaptık biz birbirimize?” Yüzünü görmediğimiz erkeğin karısının kafasını kırarak, beynine girip bu soruların cevabını bulmayı düşündüğünü söyleyen sesini duyarız.

Ürkütücü bir başlangıç film için, bu sadece samimi niyetli bir hayal mi yoksa bir istek mi? Ne kadarı gerçek, ne kadarı değil bilmiyoruz.

Nick ve Amy’nin beşinci evlilik yıldönemleridir. Nick eve gitmeden önce “Bar”’a uğrar. Nick’in kızkardeşinden öğrenirizki Amy “define arama” gibi oyunlar düzenlermiş hep evlilik yıldönümlerinde. Nick eve gelir, kapı açık, kedi dışarda, ama Amy yok. Herşey yerliyerinde fakat ortadaki kahve masası kırılmış ve ve üstünü örten cam paramparça yerde..

Gone Girl’den bir sahne.  Foto kredit: Merrick Morton.

Iki polis gelir olayın sırrını çözmeğe. Amy’ye ne oldu? Bu bir cinayet mi? Olayda Nick’in yeri ne?

Bütün kasaba Amy’yi arama işlemine katılır. Amy yok! Polis Nick’i sorguya çeker. Nick kendi hikayesini anlatır, Amy’nin kendi hikayesinin sözcüsü ise yazdığı hatıra defteridir.

NYFF programında festivali açacak en iyi film bu muydu? sorusuna tekrar gelelim.

Hayır. Çünku, Gillian Flynn’nin aynı isimli kendi kitabından senaryosunu yazdıği film daha çok Amy’nin hatıra defterine dayanıyor. Yani geri dönüşler ve dış seslerle yansıtılmış ve bir yerde etkisini kaybetmeğe başlıyor.

Hayır,. Çünkü film iki bölümden oluşmuş; Amy’siz bölüm, Amy’li bölüm! .Amy’siz bölüm filmin yarısına kadar merak ve heyecanı sürüklüyor. Ama ikinci yarısında yani Amy’li bölümde biryerde inanılırlığını ve şüpheyi kaybedip -nasıl diyeyim- komedi haline dönüşüyor.

Hayır. Çünkü Gillian Flynn’nin aynı isimli romanı en iyi satılan kitaplar listesinde olmasına rağmen yazdıği filmin senaryosu çok güçlü değil.

Hayır. Çünkü Panic Room SeVen, The Game, Zodiac, The Social Network gibi gerilim filmlerinini çok başarıyla yapan David Fincher nedense Gone Girl ile aynı heyecanı sürdürememiş.

Ama ödül zamanı geldiği zaman eminim filmi çeşitli dallarda ödüllere aday olarak görebiliriz.

Gone Girl

Yönetmen: David Fincher

Senaryo: Gillian Fllyn (aynı adlı romanından)

Görüntü Yönetmeni:Jeff Cronanweth

Kurgu: Kirk Baxter

Oyuncular: Ben Affleck (Nick Dunne), Rosamund Pike (Amy Dunne), Carrie Coon (Margo Dunne), Neil Patrick Harris (Desi Collings), Tyler Perry (Avukat Tanner Bold), Kim Dickens (Detektif Rhonda Boney), Patrick Fugit (Polis Jim Gilpin).

© h. nazan ışık

© NKENdiKEN